TEKNOFEST’te Gelecek Umudu

TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, dünyanın şu anda barışı, huzuru, insicamı koruyacak bütün müesseseleriyle bir anlamda yıkılmış durumda olduğunu belirterek, "TEKNOFEST'te dünyada olan biten her şeyden bağımsız bir şekilde geleceğe dair büyük bir umut ve coşku var. TEKNOFEST yeni bir dünyanın inşasını müjdeliyor." dedi.

Turkcell'in katkılarıyla hazırlanan Anadolu Ajansı Teknoloji Masası'nın bu ayki toplantısı, Selçuk Bayraktar'ın katılımıyla TEKNOFEST Adana'da yapıldı.

Bayraktar, TEKNOFEST'in bir festivalden çok daha fazlası olduğunu vurgulayarak, TEKNOFEST'in dünyayı dönüştüren, teknolojiyle bir anlamda geleceği iyilik, adalet ve hürriyet değerleriyle inşa edecek bir kuşağın inşası olduğunu söyledi.

TEKNOFEST'i bir hayal olarak ortaya koyduklarında, millet tarafından ilk yılında büyük rağbet göreceğinin, bu kadar sahip çıkılacağının öngörülemeyeceğini anlatan Bayraktar, "Hem gençliğimiz hem de milletimiz, adeta yitik bir sevdasına kavuşur gibi TEKNOFEST'e sahip çıktı. Bilim ve teknolojide yüzyıllar boyu oluşmuş, yitirdiğimiz öz güveni yeniden kazanmak için, havacılıkta akamete uğramış serüvenimizin yeniden doğuşuyla beraber TEKNOFEST hayata geçti. Daha adil, müreffeh ve bağımsız bir Türkiye ile dünyayı inşa edecek nesilleri yetiştirmek için TEKNOFEST sosyal bir misyonla kurgulandı. Alandaki bütün etkinlikler ücretsiz." ifadesini kullandı.

Bayraktar, Türkiye'nin en ücra köşelerinden buraya gelme imkanı olmayan on binlerce gencin ulaşımını ve festival deneyimini de üstlenecek şekilde programlar düzenlediklerini belirterek, "Özdemir Bayraktar anısına 'Bir Çocuk Gelsin Bir Uçağa Dokunsun' TEKNOFEST ziyaret programı düzenleniyor. Festivalin mottosu da bu. Bir çocuk gelsin, bir uçağa dokunsun, belki ülkemizin uzay programını inşa edecek." diye konuştu.

"Teknoloji en büyük dönüşüm rüzgarı"

Teknolojinin hayattaki en büyük dönüşüm rüzgarı olduğuna işaret eden Bayraktar, teknolojinin bütün dünyayı değiştirip dönüştürdüğünü söyledi. "Nasıl ve neden teknoloji?" sorusuna cevap vermek gerektiğini anlatan Bayraktar, "Dünyada en ileri, en yeni teknolojilerin uygulamalarında insanlığın faydasından ziyade, yapay zekayı düşünecek olursak, bugün yapay zeka teknolojisi bütün insanlığa büyük hizmet sunabilecek, sağlık ve eğitim alanlarında ve bunun yanında insanlık için çok daha geniş zenginlik yaratabilecek bir alan. Teknolojinin kötü bir uygulaması olarak bir soykırımda en fazla sivili, en etkin biçimde öldürmek için kullanılıyor maalesef." ifadesini kullandı.

Teknolojiyi geliştirirken gençlere "teknolojiyi sadece kendinizi zenginleştirmek, müreffeh kılmak için değil, kendinden öte aileni, ailenden öte yaşadığın çevreyi, çevrenden öte cemiyetini, cemiyetinden öte toplumunu, toplumundan öte milletini, milletinden de öte insanlığın faydasını düşünerek geliştirmeleri gerektiğini" söylediklerini anlatan Bayraktar, gençlere "Ne yapıyorsan dünyanın en iyisini yapmaya çalış, dosdoğru bir ahlakla ve düsturla yap ve insanlığın faydasına yap. Bugünden, bugünün yarışlarına değil, yarının yarışlarının ne olabileceğini öngörerek, bugünden yarının yarışlarına hazırlan, dosdoğru bir düsturla insanlığın faydasına, dünyanın en gelişmiş teknolojisini üret, insanlığa ve milletine büyük fayda sun." tavsiyesinde bulundu.

Bayraktar, dünyadaki yüksek teknoloji kapitalist ekosistemine bakıldığında birinci cümlenin "Kendi girişimini zenginleştir, ondan sonra da insanlığa fayda sağlasın" olduğunu aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Düşünün ki sosyal medya, aslına bakarsanız muhteşem bir imkan insanlar için. Yüksek teknolojiyle geliştirilmiş, dünyayı siber fiziksel ağlarla sarmış olan internet üzerinden çalışan bir teknoloji. Dünyanın en ücra köşesindeki insanla fikir alışverişinde bulunmanızı, duygusal paylaşımlar yapabilmenizi sağlıyor ama firmaların içerik görüntüleme oranlarını artırma hırsı toplumları kutuplaştırıyor. Bu da bu yeni teknolojinin insanoğlunun bu sosyal evrim sürecine ayak uyduramamasından kaynaklanıyor. O hırslarla kamçılandığında teknoloji, bütün toplumlarda, dünyanın her yerinde kutuplaşma olduğunu görüyorsunuz. Yan yana olan iki insan birbirine düşman oluyor ve bir fikri sabit üzerinde iyice derinleşiyor."

Sosyal medyanın, hangi içeriklerden hoşlanılıyorsa o yönde içerikleri kullanıcıların önüne çıkardığını belirten Bayraktar, "Biz birbirimizle konuşabilecekken bırakın konuşmayı, fikirlerimiz de iyice sabitleşmiş, körü körüne bunlara inanır hale gelmiş ve düşman olmuşuz. Teknolojinin bu şekilde uygulaması, makinanın ve tekniğin bir şekilde medeniyetimizin iyilik, merhamet, adalet ve hürriyet duygularıyla dizginlenmemesi bir anlamda böyle sonuçlar doğuruyor. Bir anlamda toplumlar da bunun deneyi olmuş oluyor." dedi.

"TEKNOFEST kuşağı tekelleşmeye itirazı temsil ediyor"

Bayraktar, TEKNOFEST kuşağının bütün bunların hepsine ve tekelleşmeye olan bir itirazı temsil ettiğini vurgulayarak, "TEKNOFEST kuşağına biz hep şunu aşılıyoruz. Dünyada bütün kurgu, 'nasıl olur da ben girişimimi en hızlı şekilde, en büyük yatırımı alıp en zengin hale getirebilirim.' Dijital teknoloji imkanları öylesine imkanlar sunuyor ki dünyanın en ücra köşesindeki en imkansız yerlerde bile yazılım yazan bir çocuk, çok düşük bir yatırımla bunu zekasıyla gerçekleştirebiliyor." değerlendirmesinde bulundu.

Teknoloji imkanlarının, zenginliği ve refahı yayması gereken dönüşümler olduğunu ancak tam tersine bir tekelleşme görüldüğünü anlatan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"5-10 tane dünya devi, tekeli değil de binlerce, on binlerce, yüz binlerce firma, girişim olması gerekirdi. Tam tersi bir görüntü ortaya çıkmış durumda. Bir arama motoru, bir işletim sistemi, neredeyse bir sosyal medya. Bir anlamda, bu Orta Çağ'daki feodalizme de benzetiliyor. Tekno-feodalizme mi gidiyoruz? Tekno-kapitalizmden serbest piyasadan, rekabetten ve yayılı refahtan bir anlamda feodal beylikler mi yeniden doğuyor? Bu girişim ekosistemi, hükümetlerden, devletlerden, toplumlardan çok daha güçlü ve her şeyin üstünde yapılar mı doğurmuş oluyor? Köklerine baktığınızda hepsinin ufacık takımlar olduğunu görüyorsunuz ama oyun bu şekilde oynandığında insanlığın faydasına değil de sadece bir grup elitin faydasına bir sonuç ortaya çıkıyor. Dolayısıyla TEKNOFEST kuşağı aslında bütün bunların hepsine birer itiraz."

"Dünyanın bu düştüğü çukurdan yeniden inşa edilmesi gerekiyor"

Bayraktar, dünya şu anda barışı, huzuru, insicamı koruyacak bütün müesseseleriyle bir anlamda yıkılmış durumda olduğuna dikkati çekerek, teknolojik aletlerin içinden bombalar çıktığını dile getirdi.

Medeniyetin ana unsuru olacak, bir arada yaşamayı sağlayacak güven duygusunu dahi yıkacak inanılmaz olaylar yaşandığına değinen Bayraktar, "Bir anlamda dijital, canlı yayınlanan bir soykırımda bu gerçekleşiyor. Dünyanın bu düştüğü çukurdan ve yıkıldığı yerden yeniden inşa edilmesi gerekiyor. Bu itirazın toplumla ve o dünyayı inşa edecek gençlerle birlikte doğru değerlerle ki biz bunu şöyle adlandırıyoruz, medeniyetimizin adalet, iyilik, merhamet ve hürriyet değerleriyle harmanlanmış bir teknogirişim ekosisteminin yeniden inşa edilip bütün dünyaya yeni bir yolun olabildiğini göstermesi gerekiyor." dedi.

"TEKNOFEST yeni bir dünyanın inşasını müjdeliyor"

Bayraktar, TEKNOFEST rüzgarının adeta bir iklim gibi her yıl yaşandığını belirterek, bu yıl 10'uncu TEKNOFEST'in düzenlendiğini ve adeta Alice Harikalar Diyarı gibi ayrı bir dünya olduğunu söyledi.

TEKNOFEST'te, dünyada olan biten her şeyden bağımsız bir şekilde geleceğe dair büyük bir umut ve coşku olduğunu vurgulayan Bayraktar, şu değerlendirmede bulundu:

"TEKNOFEST yeni bir dünyanın inşasını müjdeliyor. TEKNOFEST Türkiye'yi kuşattığı gibi ülkemizin sınırlarını da aştı ve dost ve kardeş coğrafyalarda da TEKNOFEST düzenlemeye başladık. Bundan sonra da inşallah genişleyerek devam edecek. Can Azerbaycan'da ilk defa yurt dışında TEKNOFEST düzenledik. Yakın komşularımızdan daha uzaktaki gönül coğrafyamızdan talepler gelmeye başladı çünkü bu festivalin estirdiği dönüşüm rüzgarının toplumlar ve gelecek adına ne ifade ettiğinin mesajı oralara dahi ulaşmış oldu. TEKNOFEST kuşağı, daha adil, daha müreffeh, iyilikle, merhametle, adaletle harmanlanmış, yeni dünyayı insanlığın faydasına teknolojiyle beraber harmanlayıp inşa edecek yeni bir kuşak projesi."

(Sürecek)



Haber Kaynak : SONDAKIKA.COM

"Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır."